
Binlerce sığırcığın, sanki önceden anlaşıp günler süren provalar yapmışçasına bir ânda göğe yükselip şekilden şekle girmesini hiç seyrettiniz mi? Bu şüphesiz, seyreden herkese derinden tesir eden hâdiselerden biridir.
Sığırcık sürülerini gözlemleyenlerin aklına gelen ilk sorular şunlardır: Nasıl oluyor da binlerce kuş havada aynı ânda, aynı yöne doğru yükselmekte veya alçalmaktadır? Sürüdeki binlerce kuştan hangisi veya hangileri bir ânda sağa, sola veya yukarı doğru dönüleceğine karar vermektedir?
İnsanlar kendi hayatlarından yola çıkarak, bu ahenkli raksın bir şefinin olması gerektiğini düşünürler. Kuş sürüsünün bir lideri vardır ve sürüyü o yönlendirir veyahut sürünün o ânki diziliş şekline göre en öndeki kuş liderliği üstleniyor olabilir. Fakat biyologlar şimdiye kadar bu liderliğin nasıl gerçekleştiğini tatmin edici bir şekilde açıklayamamışlardır. Kaldı ki bir lider olsa bile, sürünün diğer binlerce üyesi ile ânlık ve teknik bilgi aktarımını da ihtiva eden bir haberleşme nasıl kurulabilmektedir? Çok kalabalık sürülerde, görüşün çok azalmasından ve ortamdaki yoğun kanat seslerinden dolayı sesle haberleşmenin sürdürülemeyeceği açıktır. Dikkat çekici bir başka durum da; sürü herhangi bir yönden bir yırtıcı kuş saldırısına uğradığı veya sürünün karşısına bir engel (elektrik telleri, telefon direkleri vs.) çıktığı zaman, sürü bu engeli, uçuş düzenini ve ahengi bozmadan âdeta mükemmel bir geometrik düzen içinde ikiye bölünerek kolayca atlatır. Burada insanı hayrette bırakan husus, sürünün üyelerinin, bir liderden emir almadığı hâlde, beklenmedik düzenli bir uçuş gerçekleştirmesidir.
Araştırmalar, sürüdeki bütün kuşlar arasında ses veya bir benzeri fizikî uyarıcı kullanılmaksızın düşünce transferine yarayan "telepatik bir haberleşme" olduğunu göstermiştir. Sony şirketinden bilgisayar yazılımcısı Craig W. Reynolds bir bilgisayar yazılımı geliştirerek kuş sürülerinin muazzam uçuş seyrine kısmen benzeyen bir simülasyon uygulaması geliştirmiştir. Ona göre, bir lider olmadığı gibi, herhangi bir düşünce transferi de söz konusu değildir. Kuş sürüsünün içinde alt sürüleri teşkil eden kümelerle (Boid) alâkalı Reynolds şu bilgileri verir:
1- Çarpışmadan kaçınma: Kuş kendi grubunun içinde yakınındaki kuşlara çarpmamaya çalışır.
2- Sürat eşitleme: Her bir kuş yine kendi grubunun içinde yakınındaki kuşlarla uçuş süratini ve yönünü aynı tutmaya çalışır.
3- Uyum: Her bir kuş kümesi, yakınındaki diğer komşuları ile mesafesini aynı tutmaya çalışır.
Eğer seçilen bir küme kendi hız ve yönünü yakın komşularının ortalamasına uydurursa, çarpışma olmaz. İlk bakışta akla yatkın gibi görünse de, neticede bu yaklaşım sanki bir liderin öncülüğünde veya diğerlerine referans olan yine öncü bir kuş kümesi (boid) yönetiminde gerçekleşiyor gibi gözükmektedir. Üç boyutlu görünüşte, kümelenen sürü yön değiştirdikçe sağa, sola, yukarı, aşağı hareketlerde elemanları hiç değişmeyen kümelerden söz edilmesi de zordur. O hâlde bir kargaşa ve olmaması gereken belirsizlik hâsıl olacağı açıktır. Reynolds'un Boid modeli doyurucu bir izah olmasa da, bu sahada çalışan uzmanlar için yeni ufuklar açmıştır. Çünkü bu model, akla uygunluk açısından sürüden kuşa doğru mantığının yerine, kuştan sürüye doğru bir düzenin hâsıl olduğunu öngördüğünden daha ilmî bir görüştür. Sürünün hepsini birden değerlendirme yerine her bir kuşun tek başına diğerleriyle münasebetine odaklanmış ve gökyüzündeki şahane görüntülerin ancak bu şekilde âniden ortaya çıkan bir hususiyet taşıdığını iddia etmiştir. Bu yüzden hâdisenin derin hakikatini aydınlatmada, küçük bir adım olarak kabul edilebilir.
ALINTI YAZI (DR. AHMET KARENLİ)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder